OVER KANSERİ (YUMURTALIK KANSERİ)
TANIM
Yumurtalık kanseri uzun dönem belirtisiz olarak seyrettiğinden , ileri evrede tanı konulan ve en çok ölüme neden olan jinekolojik kanserdir. Tedavi ve tanı yöntemlerindeki tüm ilerlemelere rağmen halen seyri en kötü olan jinekolojik kanserde gene yumurtalık kanseridir. 5 yıllık sağ kalım % 50 ‘ nin altındadır. İşte tüm bu veriler yumurtalık kanserinin jinekolog onkologlarca değerlendirilip tedavi edilmesini zorunlu kılmaktadır.
Hastalığın Görülme Sıklığı
Kadınlarda ölüm nedenleri
arasında beşinci sırada yumurtalık kanseri yer alır. Tüm
diğer jinekolojik kanserlerle kıyaslandığında
jinekolojik kanserlerden ölüm sebepleri arasında birinci
sırada yumurtalık kanseri gelir. Yumurtalık kanseri
sıklığı 70 yaş üzerinde en yüksektir, 40 yaşından önce
nadir olarak görülür. 65-75 yaş aralığında sıklığı
artmış olarak bulunur. Genel olarak incelendiğinde
gelişmiş ülkelerde yumurtalık kanseri daha sık olarak
saptanmıştır. Tedavideki tüm ilerlemelere rağmen beş
yıllık sağ-kalım oranı %40 ‘ ın altındadır. Yumurtalık
kanseri % 70 olarak tanı konulduğunda , bölgesel ve uzak
yayılımını tamamladıktan sonra yakalanmıştır. 
Over Tümörlü Bir Hastada Asit ve tümöral Kitle Nedeniyle Batın Distandü Görünümde
Risk Faktörleri
- İleri yaş
- Ailesel yumurtalık kanseri öyküsü ve kalıtsal bir takım genetik yatkınlık sendromları
- Kısırlık
- Hiç doğum yapmamış olma
- Geç menopoz yaşı
- Erken adet görme yaşı
Süt verme , çok sayıda doğum yapmış olanlar , doğum kontrol hapı kullanımı , rahimi herhangi bir nedenle çıkarılanlarda yumurtalık kanserine yakalanma olasılığı azalmış olarak kabul edilir.
Klinik değerlendirme Ve Tanısal Yaklaşım
Yumurtalık kanseri erken evrede belirtisizdir. Hastalık ilerledikçe hastalığa özgü bir takım belirti ve bulgular oluşmaya başlar. Hastalarda yumurtalıktaki kitlenin büyüklüğü ile orantılı çevre dokulara bası ile oluşan karında gerginlik , gaz sancısı ve karında dolgunluk hissi % 70 ‘inde varolan başlıca yakınmalardır. Ayrıca karın ağrısı , bel ağrısı , kabızlık ve idrar yolu şikayetleride daha az sıklıkta rastlanılan belirtilerdir. Hastalık ilerledikçe ve yumurtalıktaki kitle büyüdükçe bu şikayetlerin şiddetide ilerler , karında ve akciğer zarları arasında sıvı birikir. Bu da karındaki rahatsızlık hissinin artışının yanı sıra nefes darlığı gibi solunum sistemine ait şikayetlerinde tabloya eklenmesine neden olur. Başlangıçtan itibaren sindirim sistemine ait şikayet ve bulgular varsa sindirim sistemine ait bir tümörün yumurtalığa yayılımı klinisyence akıldan çıkarılmaması gereken bir olasılıktır. Jinekolojik muayenede yumurtalıkta kitle ele gelen hastalarda sırasıyla ultrasonografi , Tomografi , MR gibi görüntüleme tetkiklerinin yanısıra , sindirim sistemine ait tümörlerin tanısına yönelik kolonoskopi ve gastroskopi planlanmalıdır. Yumurtalık kitlelerinde kapalı cerrahi ile değerlendirme yapılabilir ancak bu yöntemde tıpkı eksik cerrahi girişimde de olduğu gibi tümör hücrelerinin saçılarak yayılması olasılığı varolduğundan dikkatli olunmalıdır.
Tümör belirteçleri kanda ölçülerek yumurtalık kanserinde sıklıkla tanısal amaçla kullanılan bir veridir. Ancak unutulmaması gereken bu tümör belirteçleri tümör olmadanda yüksek olarak saptanabilir , ve de kan seviyelerinin hastalığın ilerleme hızıyla ilişkisinin olmadığıdır. Tedavi sonrası izlemde ve nüks halinde bu tümör belirteçleri önemli bilgiler verir.
TEDAVİ
Yumurtalık kanserinde
hastalığın yayılma derecesi yani evresi cerrahi
sonrasında belirlenir. Cerrahi olarak batın içi sıvı
alımı ,yumurtalıklar , rahim , lenf nodları ve
appendiks , gibi organlar çıkarılır bunlar tümör
yayılımı açısından incelendikten, hastalığın yayılımı
hakkında bilgi sahibi olunduktan sonra , tedavinin
devamı hakkında karar verilebilir. Dolasıyla bu bilgi
ışığında , yumurtalık kanserinde tedavinin birincil
şeklini ve devamını belirleyen cerrahidir. Cerrahi
sonrası çıkartılan yumurtalıkta sınırlı tümöral oluşum
mevcut ise ek tedaviye gerek yoktur burada hasta tümör
belirteçleri periyodik aralıklarla ölçülerek takip
edilirler. Daha ileri evre yumurtalık kanserlerinde
çıkarılabilir tüm tümöral dokular çıkarıldıktan sonra
hasta kemoterapiye yönlendirilir. Kemoterapisi
tamamlanan hasta ikinci kez opere edilerek biyopsiler
alınarak hastalık hakkında bilgi sahibi olunur ve de
karın zarları arasına port yerleştirilerek hastaya
bölgesel kemoterapi alma olanağı tanınmış olur. Bazı
ileri evre yumurtalık kanseri olgularında ise önce
kemoterapi yapılarak kitle çıkarılabilir hale getirilir
,daha sonrasında ise cerrahi tedavi ile hastalık tedavi
edilmeye çalışılır.

Over tümörü cerrahi sırasında batın yıkantı sıvısı alınmış tümöral kitle frozen'a gönderilmekte

Yumurtalıklara ait kistik kitle batın dışarısına alınırken
Hastalığın Seyri
Erken evrelerde yakalandığında 5 yıllık hastalıksız yaşam oranı %98 lerdedir. Ancak evre ilerlediğinde bu oran daha aşşağıya çekilmektedir. Bu nedenle opere edilen tüm vakalar tümör belirteçleri ve görüntüleme yöntemleri ile düzenli olarak takip edilmelidirler..